Çok sessiz sakin kaldım bu ara,hayatımın yoğunluğundan zannımca.
Son 3 ayımı Hollanda'nın bir şehrinde ormanın ortasındaki bir yurtta geçirdim...11 tane dersim vardı,ödevler,geziler,sınavlar,projeler,kendi gezmelerim vs derken yazı yazmaya vaktim pek olmadı,çok da içimden gelmedi açıkçası.
Sonrasında 4-5 günlük bir Danimarka-İsveç tatilim oldu,tek başıma gittiğim. 14 saat trenle çufçuf Arnhem'den Kopenhag'a gittim,ordan arada İsveç'e geçip Malmö'ye gittim,sonrasında tekrar 14 saat Arnhem.Dönüş treninde 2 İngiliz 2 İsveçliyle tanışma,trenden inerken mail ve facebook alışverişi...
Ordan Ede,yaşadığım şehir.İstasyonda laptopı arkadaşıma veriş ve hiç uyumadan durmadan Amsterdam'a geçiş...Amsterdam'da son alışverişleri ve gezmeleri yapış,Ede'ye dönüş,son hazırlıklar valizler...Sabah taksiyle Ede istasyon,ordan Schipol,check-in,9 kilo ekstra bagaj ve dolayısıyla 70küsür euronun girmesi,yanımda o kadar para olmamasından mütevellit ATMlere koşturuş,parayı ödeyip uçuş kartını alış,uçuş,iniş,yarım saatten fazla valiz beklediğim için Havaş'ı kaçırış,bekleyiş ve sonunda biniş,eve geliş,evde arkadaşlarımın hazırladığı sürpriz hoşgeldin partisiyle şok oluş...
Burdaki düzene dönüş,alışma..
Öyle geçti yani son aylarım...
Okulda 11 dersimin 11ini de başarıyla vermiş bulunuyorum,hepiciği İngilişce :))
7/24 İngilizce konuşmaktan mütevellit kargaşa var hafif,eğer dalıp düşünüyorsam İngilizce düşünüyorum,ani tepkilerim İngilizce..Hapşırıp benden bir anda "bless you" duyanların sayısı az değil :)
Önceden hep kızardım insanlara,birkaç yıl yaşayınca nasıl da Türkçe'yi unutuyorlar diye ama hak verdim,devamlı başka bir dil konuşunca o dil hakim olmaya başlıyor,rüyalarım bile İngilizceydi...
Naptım Danimarka'da...Rosenborg Kalesi,Kral'ın Bahçeleri,Round Tower,Nyhavn,Amalienborg,The Royal Danish Playhouse,Opera House,Frederiks Church,flea market,Nytorv,Tivoli,Helsingor,Kronborg,National History Museum,Christianborg,Malmö-İsveç,Stroget... Buraları gezdim...Çok yürüdüm,nerdeyse bütün şehri yürüyerek gezdim..
İnanılmaz keyifli geçti,hele ki son günüm..
Son günümü tam bir Kopenhaglı gibi geçirdim..Sabahtan kalkıp Kral'ın Bahçeleri'nde çimlere yayıldım güneşin altında,ordan Nytorv'da merdivenlere oturdum kolamı alıp,gelen geçeni izledim...Sonra şöyle bir yürüdüm teknelerin arasında,tekrar Nytorv'da oturup sokak müzisyenlerini dinledim.Nyhavn'da banklarda oturdum,Amalienborg'a gittim tekrar,Frederiks Church'ün içini gezdim...Kral'ın Bahçeleri'ne geçip çimlerde güneşlendim diğer Kopenhaglılarla beraber,ordan Stroget'e geçtim,uzun süre Stroget'te oturdum...Sokak müzisyenlerini ve pandomimcileri dinledim/izledim...Çok keyifliydi..
Kopenhag tekrar gidilesi şehirler listemde :)
Bir kere Danimarkalılar Hollandalılardan çok daha sıcaklar,sevdim kendilerini :)
Dönüşte trende 1 Hollandalı kız,2 İngiliz ve 2 İsveçli erkekle beraber geldik,çok eğlendik valla :)
Bir de bu ara bir rüyalar görüyorum of of yani :)) Selin alıştı artık,rüya gördüm deyince ee bu sefer ne gördün diyor direkt :) Yakında rüyalarıma erişim mahkeme kararıyla engellenecek diye korkuyorum :P
Öyle yani..
Bu neymiş? Danimarka